31 Aralık 2019 Salı

sevgili 2019


12 ayın şu son 4 ayında sanırım uzun zamandır ilk defa kendimi hissiz hissetmedim. Üzüldüm, ağladım, öfkelendim, sevindim, sevdim ve sevildim. Hiç deneyimlemeyeceğimi düşündüğüm hisleri deneyimledim. Kısacası ilk kez bir insan gibi hissettim. İlk kez 21 yaşımda bu duyguları yaşadım, aslında biraz üzücü bu tür şeyleri daha yeni tatmak ama biliyorum herşeyin yeri ve zamanı var. 

Ocak-Şubat ayları fazlaca inişli çıkışlıydı. Yeni arkadaş ortamı, aile sorunları, part time iş aramam... Çok fazla şey oldu ve sanırım yılın böyle başlaması beni biraz umutsuzlandırdı.

Mart-Nisan-Mayıs-Haziran okul sebebiyle yoğun ve benim iç çekişmelerimle doluydu. Yapmam dediğim şeyleri yaptım, kendime kızdım ve kendimi affetmedim.

Temmuz-Ağustos uh düşüncesi bile canımı sıkıyor. Yaz tatili olduğu için rahatlamam gerekirken ailevi sorunlarla dolu bir 2 ay olmuştu. Ne gezdiğim yerlerde eğlenebildim ne de dinlendim.

Eylül... Ah bu Eylül :')) Hayatımda bir dönüm noktası oldu sanırım. İlk kez birinden hoşlandım ve bir ilişkim oldu. Uzak mesafe ilişkisi olsa bile çok güzel bir iki ay geçirdim ve kendimi tanıdım. Bir ilişkiden ne beklediğimi, nasıl biriyle olmak istediğimi bu tür şeylerin cevaplarını buldum. Benim için tatlı bir deneyim oldu.

Ekim: direksiyon dersleri yüzünden her hafta ağladığım bir ay.

Kasım ayrılık ayı oldu benim için. Ama sanırım en seviyeli ayrılık benimkisiydi. Kavgasız ve dövüşsüz. Birbirimize son sözlerimiz seni seviyorum oldu :') İkimiz de bitirmeniz gerektiğini biliyorduk. Sanırım yetişkin olmak bu demekti, hayat hakkında üzücü de olsa bir karar alabilmek. Kızgın veya mutsuz değilim sadece biraz kırgınım. Yarım kalmışlık hissi var içimde. 

Şu son ayları bu duygusal iniş çıkışlara rağmen gayet başarılı idare ettiğimi düşünüyorum. Bu şeylerin okul hayatımı etkilemesine izin vermedim ve aşkla işi birbirinden ayırdım hehehe. Bu sene ilk defa akademik hayatım için bir amaç edindim. Her ne kadar umutsuz olsam da bunun için neler mümkün diye sorup, evrenden cevap bekleyeceğim.

Bu yıl mental olarak büyüdüğümü düşünüyorum. Hala iç çatışmalarım çok sık olsa da artık akışa müdahale etmemeyi öğrendim (Hala müdahale etmek istediğim bir konu var ama onun 2020'de hallolacağını düşünüyorum,,, inşallah,,,)

2020'den umutluyum, bahar tekrar gelecek buraya☆

Sevgili 2019
Üzüntülerle ve mutluluklarla benim için unutulmaz bir yıl olduğun için teşekkür ederim.

HERKESE MUTLU YILLAR!!

22 Aralık 2019 Pazar

Sağlık Olsun.

   Gün sayıyorum bu yıl bitsin diye ama bir türlü bitmiyor ve haftalar azaldıkça buna orantılı olarak dert tasa da artıyor :'))

   Bu hafta tam bir başarısızlık haftasıydı. Gecemi gündüzüme katarak çalıştığım dersten beklediğim notu alamadım ve kelimenin tam anlamıyla bir it gibi çalışmıştım, notumu öğrenince başımdan aşağı kaynar sular döküldü. Uykusuz kaldığım geceler, tuttuğum notlar hepsi yok oldu bir anda. Eskiden hep çalışınca olur gibime gelirdi, çalışınca da olmuyormuş. Artık sadece sağlık olsun diyebiliyorum. Sağlık olsun.

   Ehliyet sınavından kaldım bugün. Her derste ağlıyordum zaten çok stresliydi benim için. Annemler için üzüldüm, ne kadar onların zoruyla gitsem de boşu boşuna para verdiler. Neyse sağlık olsun.

  Haftanın başında politika sınavım vardı, bir kız beni tam 6 saat kütüphanede tutup kendi ödevini yaptırmaya çalıştı ve zayıf biri olduğum için hayır diyemedim, sınava çalışacak zamanımı harcadım. Ertesi gün de aynı kız tek tek yazdığım 14 sayfa notumu fotokopi çektirip, yazdığım makalenin son paragrafını kopyaladı.. Yine bir şey diyemedim. Benim suçumdu, sağlık olsun.

   Cuma günü aynı dersin quizi vardı, çalışmıştım ama hocamız sadece bir soru sordu; onu da yapamadım. Elimden geleni yapmıştım, sağlık olsun.

   Çok ve çok fazla yoruldum. Ağlayarak gittiğim direksiyon dersleri, gecelere kadar çalıştığım sınavlar ve emeklerimin karşılığını alamam. Hayat hep kolay gitmeyecek biliyorum. Sağlık olsun....

8 Ekim 2019 Salı

08/10/2019

artık hiçbir şeye yüzüm yok ne buraya yazmaya ne de twit atmaya
sürekli yanlış bir şeyler yapıyormuşum gibi hissediyorum
ne yaparsam yapayım annemleri memnun edemeyeceğim
ben mutlu olunca başkalarını mutsuz ediyorum
kendi kişiliğimi unuttum, hani çok klişe bir laf vardır ya uzun zaman maske takınca altındaki kişiyi unutursun diye işte öyle bir his, o kadar uzun zamandır kendi düşüncelerimi, isteklerimi bastırdım ve olmadığım biri gibiydim ki artık kim olduğumu hatırlamıyorum.
Hep mi böyleydim yoksa daha mı yeni ayrımına varıyorum bazı şeylerin?
Ne zamandan beri olmazlarım olur olmaya başladı, yoksa olmazlarım her zaman olurdu ama ben mi farkında değildim?
Neden her şey eksik hissettiriyor?
ya da
ne zaman tam hissedeceğim?

bu blogda yaklaşık 5 senedir yazıyorum ve giderek yazılarım daha da depresif oluyor. Asla toparlayamıyorum kendimi ve buna kendim sebep oluyorum biliyorum. Kendime çok kızıyorum, hem de çok.

Keşke 2015'e dönsem ve her şeye yeni baştan başlasam.

31 Mayıs 2019 Cuma

mayıs güncellemesi

Vallahi o kadar üşeniyorum ki yazmaya artık keşke bi ses kaydı butonu olsa da kayıt yapsam siz de dinleseniz.... Anlatacağım çok şey var ama nereden başlasam bilmiyorum.

Uyuyamıyorum yaklaşık 4 aydır. Onun dışında okulum bitti yaz tatiline girdim eğer calculus dersim olmasaydı her şey AA gelebilirdi..... Özel okulda okumanın sorumluluğu çok fazla omuzlarımda. Elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum ama sürekli iç sesim "aptallll her şey daha farklı olabilirdi" diyor. Bu arada neden böyle kısa kısa cümlelerle yazıyorum onu da bilmiyorum.. Bilmiyorum arkadaşlar bilmiyorum aylardır çok farklı biri gibiyim. Sürekli beni tutan bir şey var ama ne bilmiyorum. Arkadaşlarıma mesaj atmak istiyorum atamıyorum, nasıllar öğrenmek istiyorum ama yapamıyorum. İnsanlarla takılmak istiyorum ama çok bunalıyorum dışarıda. Aşırı ciddi birine dönüştüm, şaka yapsam da çok anlık bi hehehe olup sonra :I haline dönüyorum. Film izlemek istiyorum ama pc'de çok fazla duramıyorum aşırı dikkatim dağılıyor. Kitap okuyamıyorum satırlar kayıyor gözümün önünden. Anlayacağınız bok gibi bi ruh halindeyim D:::

Estonyalı arkadaşımdan yeni haberler vereyim. Kendisi bi 4 gün önce sevgili yaptı ve 4 gündür konuşmuyoruz hgfjdgfj Daha geçen hafta film izleyip saatlerce konuşuyorduk, sevgili yapınca yüzümüze bakmaz oldu tee hee. Her akşam konuştuğum başka bi arkadaşım da sevgili yaptı artık onunla da konuşamıyorum rahatça... Ama kızmıyorum çünkü herkes sevdiği ile vakit geçirmek ister o yüzden yolunuz açık olsun arkadaşlarım ama ayrılınca gelirseniz bu klavyeyi parçalarım kafanızda :'D

Herkes hayatına bi yerden devam ediyormuş da bi ben hep yerimde sayıyormuşum gibi geliyor. Ot gibi yaşıyorum gerçekten bir çimen bile benden daha hareketlidir. pü böyle hayata djfhkd Çok bitmiş ve yorgun hissediyorum gerçekten hiçbir şey için enerjim yok. Ankara üstüme üstüme geliyor ve nefes alamıyorum. Mesaj yazmak bile çok zor geliyor bu satırları bile konuşmaya ihtiyacım olduğu için kendimi zorlayarak yazıyorum.

Yazmak istediğim çok fazla şey var AaAaaaAAa ama şu an değil sanırım... Söz veriyorum bir sonraki yazımda bir plan olacak ve spesifik bir konudan bahsedeceğim. Özür dilerim sizlerden. Kendinize dikkat edin blogger arkadaşlarım.

Bir sonraki yayında görüşmek üzere. 

20 Nisan 2019 Cumartesi

Estonyalı Ex-Flörtüm Part 2

Aaaaaa sonunda ikinci partı yazabiliyorum. İki haftadır o kadar hastaydım ki tüm vizelere hasta hasta girdim ve çalıştım. Hayatımın en zor haftalarından biriydi, mental ve fiziksel olarak bittiğim bir mart ayı sonunda böyle bir nisan ayı tuz biber oldu üstüne.... İlk defa yazacak çok şeyim var ama vaktim yok, bunun için herkesten çok özür diliyorum ve uzatmadan yazıya geçiyorum.

not: Başlıktaki flört kısmı tanışma sebebimizden geliyor, yoksa hiçbir zaman flört olmadık. Tamam yazıya dönelim.

En son çocuğun bana anlamsızca soğuk yaptığını yazmışım ve ne var biliyor musunuz ASLA SEBEBİNİ ÖĞRENEMEDİM. Bir gece saat böyle iki ya da üç gibiydi sanırım artık dayanamayıp instagram yazdım hayırdır artık açıklama yap lannnnn diye tabi bu kadar davar gibi yazmadım ama iç sesim buydu. Sonra birden bana çocukluk fotoğraflarını yollamaya başladı. Meğersem KÖYÜNÜ ÖZLÜYORMUŞ BEYEFENDİ. Köy dediğimde Estonya'da 100 kişinin yaşadığı bir ada. Üniversite için şu an bulunduğu kasabaya gelmiş ve o adayı çok özlüyormuş. Şu homesick denilen durum.... Ondan sonraki haftalarda bana sürekli adasından bahsedip durdu ve soğukluğu da azaldı. Galiba ilk başta anlatmadı "Iy köylü" diye yargılarım falan diye mi korktu anlamadım :D Neyse işte bu konu da böyle kapandı.

ben arkadaşlığımız bir seviye atladı diye düşünüyordum. Hala her gün konuşuyorduk ve gerçekten samimiydik. Rabbit'ten bi şeyler de izliyorduk falan her şey gayet güzel, bir gün birden dedi ki "I like to think of you as a close friend nowadays" REYİZ ALLAH RAZI OLSUN, LÜTFETTİN GERÇEKTEN SAĞOL HGKJDFH Ben bi kaldım "aw thanks"tan başka bi şey diyemedim. Sonra "Ne oldu birden" diye sordum o da dedi ki "Arkadaşlığımız hakkında düşünüyordum işte okullarımız bitince sen de para biriktir bir gün buraya gel seninle o adada vakit geçirmek isterim, söz ver bir yazı birlikte kamp yaparak geçirelim" ben yine error verdim ve "...nE" oldum. Anlamıyordum gerçekten yakın arkadaş mıydık yoksa yol mu yapmaya çalışıyordu. Neyse işte ben yakın arkadaş olduğumuzu düşündüm. Ama arada böyle bana benimle arkadaş olduğun için çok mutluyum işte iyi ki tanıştık falan diyor hala anlamıyorum. Ve dediğine göre çok fazla arkadaşı yokmuş reelde. Ben de diyorum o yüzden galiba hani beni arkadaşı atadı kendine.

Neyse işte yine her şey normal seyrinde giderken bir gün birden bana bi ses kaydı attı. Bir kızdan bahsediyor, kızı aylardır seviyormuş ve kız ona açılmış o da kıza açılmış ama kız birden kendini geri çekmiş falan falan. Bunu duyunca ben yine bi "..nE" oldum. Öncelikle eğer aylardır sevdiği biri varsa niye benimle bu kadar konuştu yani siz sadece arkadaş olduğunuz biriyle sabahlara kadar konuşup bi şey izler misiniz bilmiyorum ben yapmazdım. Tamam gerçek bir flört durumu hiç istemedim ama yine de şok olmuştum aylardır sevdiği biri olduğunu duyunca. Kız da salak mı ne madem açıldın niye geri çekiyorsun kendini jflejlsj sinirlendim.

İşte arkadaşlar özet şeklinde yaşadıklarım bunlar AH DURUN ÇOCUĞUN ABİSİNİN ESKİ KIZ ARKADAŞININ BENİ SNAPTEN NASIL EKLEDİĞİNİ ANLATMAYI UNUTTUM.

Şimdi yılbaşı zamanları galiba, evinde film gecesi düzenliyordu. Snap attı bi kız vardı odada çok tatlı böyle pembe saçlı falan aaaaa çok tatlı dedim ben sonra kız bana onun telefonundan thanc uu diye snap attı. Bi kaç hafta sonra yine geldiler ve işin garibi kız çocuğun abisinin eski kız arkadaşı ve abisi ile ona film izlemeye geliyorlar???? yani çok awkward ex'inin kardeşine ex'inle birlikte film izlemeye gitmek?? :DDD neyse ben yine ben snapten gördüm "aaaa hello again" yazdım. Kız da arkadaşıma şey demiş konuşmak istiyorum ama utanıyorum. Arkadaşım da benim snap adresimi vermiş. Kız beni ekledi. Biz klasik kız muhabbeti çevirdik u are cute, no you falan. Ben de bir yandan çocukla konuşuyordum snapchatten sonra bana kızdan mesaj geldi "AA'ya söyle de telefonu bırakıp filme dönsün" Halbuki AA benimle konuşuyor o sırada D::: Neyse ben uyudum sabah kalktım kızdan iki üç tane snap var OT SARARKEN VE UYUŞTURUCU ALIRKEN SNAPLER JFHGKDJFKHJ Ben bi wtff oldum. Arkadaşlar kızın her attığı snap drug temalı habire uyuşturucu alıyor, çok üzüldüm allah kurtarsın kardeşiiiiiim. Ama kız aşşşırı tatlı :'))

Neyse işte yaşadığım şeyler bunlardı ah bi kere de çocuktan nargile snapi aldım?? Yani avrupalı diyoruz nargile snapi yolluyor gerçekten çok üzücüydü hahah Nargileyi de ablası Türkiye'den götürmüş oraya, bi insan kocaman nargile nasıl götürebilir taaa Estonya'ya hjhkfjhgkf Bildiğiniz kocaman fokur fokur nargile. Çok şaşırmıştım ve gülmüştüm.

NEYSE işte bunlar yaşadığım şeyler. Şu anlık gerçekten yakın arkadaşız ve her şey normal lol Birlikte Breaking Bad'e başladık ilk sezon bitti. Hayatıma bi heyecan geldi diyebilirim. Sanal hayatım bu yönde bir gün de okul hayatımda neler olup bitiyor onları yazmam gerek aah ah bi insan nasıl bi şey yapmadan bu kadar olayın içinde kalabilir anlamıyorum.

Bir sonraki yazımda yurtdışından bir kaç kişiyle tartışmamı ve ülkemizin dış imajının ne kadar kötü olduğunu yazmak istiyorum. Okul hayatımı da yazabilirim nasıl danışman hocamın derslerimi onaylamadığını falan :cc Yorumlarda siz seçebilirsiniz lol

OKUDUĞUNUZ İÇİN ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM, BİR SONRAKİ YAYINDA GÖRÜŞMEK ÜZEREEEE.







26 Mart 2019 Salı

Asla anlatamadığım Estonyalı Ex-Flörtüm

Selamlar aaaaa yaklaşık Mart'ın ilk haftasından beri bu yazıyı yazmaya çalışıyorum gerçekten bloga girip girip geri çıkıyorum isteksizlik ve okul yoğunluğu, herkesten çok özür dilerim ;;;

Aslında size aşırı yoğun ve anlamsız okul günlerimi anlatacaktım ama en son yazımda bi olaydan bahsedeceğimi söylemişim yani bu yayın onun için olacak ;>> Neyse sizi daha fazla boğmadan söz verdiğim gibi çok heyecanlı:D Estonyalı ex-flört hikayemi anlatıyorum, hazır mısınız?

Şimdi yaklaşık 6 aydır ben bi discord grubundayım. Bi youtuber'ın serveri ve uluslararası bir grup ta filipinden tutun portekize kadar her ülkeden birileri var. Bayadır vaktimi orada geçiyorum, akşamları falan sesli konuşuyoruz. İşte aylardan aralıktı. O zamanlar çok arkadaşım olmadığı için ve aksanımdan dolayı utandığım için konuşmalara katılmıyordum. Bir akşam mhmm galiba 20 aralık falan ben sesli sohbete katıldım. Çok yakın bi kız arkadaşımla tanımadığım bi çocuk chatteydi. İşte ben katıldım hello mello how are you ne var you derken birden arkadaşım dedi ki "Atlantisli seni ... ile shipledim" ben tabiki "Ne:D" oldum hfgjguhk Şaka olsa bile çok gerildim, hem çocuğu tanımıyorum hem de çok awkward bir durum.. İşte başkaları girdi sohbete gelen herkese arkadaşım diyor ki "Bu ..., Atlantisli'nin shipi" falan falan insanlar bizi tebrik ediyor ooo hayırlı olsun diye hgjfhsjf Ben iyice ewüweüww oldum, sadece gülüyorum ve ".....no" diyebiliyorum. Neyse işte o dakikaları öyle atlattık ben uyumaya gittim, tam uyuyacağım ÇAT bildirim sesi ÇOCUK BANA MESAJ ATTI. "Good night ^^" HAYDAAAAAAAAAAAAA dhkfgh ben bi neeeeeeeeeeeee oldum tabi. Sonra ne dedim biliyor musunuz.... "Uyumayacaktım ki eheheheh:D" Benim bu aptal yarım gülüş mesajımdan sonra konuşmaya başladık.

Gerçekten çok kafa dengi biri ve konuşması eğlenceli. Sürekli konuşacak bi konumuz oluyor ve birlikte bi şeyler izliyoruz sık sık. İlk başlarda gerçekten bi uhmmmm shipvari konuşmalar geçti aramızda, bunu da böyle yazınca tuhaf duruyor ama hahhaha yani nasıl ifade edeceğimi bilemedim. Yani biriyle 7/24 konuştuğunuzu düşünün işte öyle şeyler. Her şey çok güzel gidiyordu ta ki anlamsız bi şubat gününe kadar......

Ansızın bana soğuk davranmaya başladı??? Yani hiçbir şey yokken gerçekten, durup dururken. Mesaj atıyorum cevap vermiyor, snap atıyorum görüldüde bırakıyor. En son dedim hayırdır koçum??? açıkçası hala bilmiyorum niye öyle davrandığını ama çok üzüldüm ve kendimi aptal gibi hissettim. Bir süre sonra ben de bıraktım çabalamayı. Velhasıl bu olaylar olurken ship muhabbetini başlatan arkadaşım bir gece aniden bana mesaj attı. Dedi ki "SANA SÖYLEYECEĞİM ŞEYLER VAR" ben tabi panik "NE" dedim hemen bana dedi ki "... TRUMP'IN TİVİTİNİ BEĞENMİŞ" JHFKHSDKH Ben de kayış koptu tabii o an hemen çocuğun benim bildiğimi bilmediği twitter adresine koştum ve beğenilenler kısmına gittim.... evet.... dedikodu gerçekti.... trump'ın bi tivitini beğenmiş. Tivit'te şey İran'ın ne kadar kötü bi ülke olduğu hakkına bla bla. O an ben onu bile anlamadım arkadaşıma sadece şey yazabildim ":D" Sonra konuştunuz mu diye sordum arkadaşım dedi ki "konuştuk çok iyi değildi bana işte şiiri attı depresif" ben tam bi şey yazıyorum arkadaşıma ayyyynı anda ÜSTTEN Bİ BİLDİRİM BANA .... ŞEY YAZMIŞ "Film izlemek ister misin?" hemen olur dedim aklımca film ayağına konuşacağım derdini öğreneceğim. Bi girdim siteye bi kız daha var film izlediğimiz odada?????? hemen özele uçtum ve who is she falan yazdım dedi ki çocukluk arkadaşım... haydaaaaaaa. Bakın arkadaşlar bu hayatta iyi ya da kötü ne olursa hep çocukluk arkadaşlarından olur. dedim peki:DDD biz başladık izlemeye filmi allahım izlediğimi film de "Ateşböceğinin Mezarı" dfgjshfg ortama gel. Dedim niye bunu izliyoruz çocuk dedi ki "She wants to watch it so ben de seninle izlemek istedim." Aşırı karışık duygular içindeydim, yüzümde acının tatlı tebessümü...

Neyse işte izliyoruz ben konuşacağım kız var konuşamıyorum. Bi de anime ingilizce dublaj daha da tilt oldum. Bi de durup durup kız Estonca yazıyor en son aşırı merak ettim açtım google translate tek tek çevirdim ne konuşuyorlar fgjgjdfj üzgünüm...... Neyse boş yapıyorlarmış. Film bitti kız iki üç kalp yolladı hiç goodbye, nice to meet you yok direk çat çıktı sohbetten.... Medeniyetsiz püüüüüü!!! Kız çıktıktan sonra biraz daha takıldık biz müzik falan dinledik. Ben tam "is everything okay?" diye giriyordum ki konuşmaya, uykum var dedi gitti bu hfjhsjf yine konuşamadık.....

NEYSE ARKADAŞLAR çok yazdım bu yazının part2'si de olacak elbet o yazıda tüm olaylar gün yüzüne çıkıyor. Size anlamsız bi şekilde çocuğunun abisinin eski kız arkadaşı ile snapchatten ekleştiğimi anlatacağım hfgjgjhdfg

 OKUDUĞUNUZ İÇİN ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM. BİR SONRAKİ YAYINDA GÖRÜŞÜRÜZ!

30 Ocak 2019 Çarşamba

Ocak Ayı Raporu

Merhabalar yeni yılın ilk yazısı olacak sanırım bu.OOOOOOOOOOOOOOF yine taslaklarsan çıkardığım bir yazı. Ama eski yazdıklarımı sildim ve bunu bir aylık rapor olarak düşünelim.

Yeni yılın ilk ayı o kadar yoğun ve hareketli geçti ki sanki çoktan temmuz olmuş gibi hissediyorum. Öncelikle hazırlığı başarıyla tamamladım yeeeeeeyyyyy, 10 gün sonra direk bölüme başlıyorum artık tamamen bir psikoloji öğrencisiyim :'))

İkinci olarak okçuluk kursundan bahsetmiştim sizlere. Yarıyıl tatilimin ilk haftasında sürpriz bir mesaj aldım takım whatsapp grubundan. 3 Şubat'ta yarışma varmış ve pratik yapmak isteyenler katılabiliyormuş ben de dedim ki OOoOOo ben varım. Ama bilmiyordum ki bunun müsabaka için hazırlık olacağını... Otomatik olarak takıma girmiş oldum :') Üst sınıflarım gerçekten çok nazikler bana karşı ve yardımcı olmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Şu an takımdaki en küçük ve en yeni benim. O yüzden çok gerginim ve hala çok güçsüzüm. Sürekli bi yerlerimi incitip duruyorum, hatta bu yazıyı sağ elimde bandaj ile yazıyorum. Umarım pazar günkü müsabakada iyi olurum...

Üçüncü olarak duygusal boşlukta olduğum zamanlara geri döndüm. Hoşgeldin lise zamanları. Galiba okulun ilk ayları çok hareketli olduğu için fark edemedim ama uzun zamandır çok çok fazla melankoliğim. Dinlediğim şarkılardan bile fark ettim bunu, spotify bir tane bile neşeli şarkı önermiyor bana gerçekten ama 1 tane bile. Kimseye bi şey anlatasım yok, kimseyle konuşasım yok, dışarı çıkasım gelmiyor, bi şey izlemek ya da okumak istemiyorum. Ok antrenmanlarına gitmesem evde kafayı yerdim sanırım. Hatta tatilin ilk haftası iş biile bulmuştum bakın anlatıyorum.

Evde durmak istemediğim ve paraya ihtiyacım olduğu için bir yerde 15 günlüğüne iş bulmuştum. Şu dolaşıp diş macunu satılan, insanların suratına kapı kapatılan bir işti. AMa ücreti güzeldi ve ödemeler günlük yapılıyordu, o yüzden benim aklıma yatmıştı. Ama annem ve abim iş bulduğumu duyunca çıldırdılar ama gerçekten kelimenin birinci anlamı ile çıldırdılar. yok kapı kapı mı dolaşacakmışım, her türden insanlar olacakmış, aptal mıymışım ben... Kendilerince haklılar ama üslupları o kadar yanlıştı ki. O gece takımdan mesaj almasaydım ertesi sabah evden kaçıp gizlice gidecektim işe.

Çok bunalıyorum ve şu an ne yazdığım hakkında da bir fkrim yok. Parça parça tüm ayımdan bahsettim. TEK BİR ŞEY HARİÇ................ Konuştuğum Estonyalı çocuk. Söz veriyorum onu bir sonraki yayınımda anlatacağım.

İşte bu da böyle bi yazıydı....


Tasarım: Şevval & Moka