30 Ocak 2019 Çarşamba

Ocak Ayı Raporu

Merhabalar yeni yılın ilk yazısı olacak sanırım bu.OOOOOOOOOOOOOOF yine taslaklarsan çıkardığım bir yazı. Ama eski yazdıklarımı sildim ve bunu bir aylık rapor olarak düşünelim.

Yeni yılın ilk ayı o kadar yoğun ve hareketli geçti ki sanki çoktan temmuz olmuş gibi hissediyorum. Öncelikle hazırlığı başarıyla tamamladım yeeeeeeyyyyy, 10 gün sonra direk bölüme başlıyorum artık tamamen bir psikoloji öğrencisiyim :'))

İkinci olarak okçuluk kursundan bahsetmiştim sizlere. Yarıyıl tatilimin ilk haftasında sürpriz bir mesaj aldım takım whatsapp grubundan. 3 Şubat'ta yarışma varmış ve pratik yapmak isteyenler katılabiliyormuş ben de dedim ki OOoOOo ben varım. Ama bilmiyordum ki bunun müsabaka için hazırlık olacağını... Otomatik olarak takıma girmiş oldum :') Üst sınıflarım gerçekten çok nazikler bana karşı ve yardımcı olmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Şu an takımdaki en küçük ve en yeni benim. O yüzden çok gerginim ve hala çok güçsüzüm. Sürekli bi yerlerimi incitip duruyorum, hatta bu yazıyı sağ elimde bandaj ile yazıyorum. Umarım pazar günkü müsabakada iyi olurum...

Üçüncü olarak duygusal boşlukta olduğum zamanlara geri döndüm. Hoşgeldin lise zamanları. Galiba okulun ilk ayları çok hareketli olduğu için fark edemedim ama uzun zamandır çok çok fazla melankoliğim. Dinlediğim şarkılardan bile fark ettim bunu, spotify bir tane bile neşeli şarkı önermiyor bana gerçekten ama 1 tane bile. Kimseye bi şey anlatasım yok, kimseyle konuşasım yok, dışarı çıkasım gelmiyor, bi şey izlemek ya da okumak istemiyorum. Ok antrenmanlarına gitmesem evde kafayı yerdim sanırım. Hatta tatilin ilk haftası iş biile bulmuştum bakın anlatıyorum.

Evde durmak istemediğim ve paraya ihtiyacım olduğu için bir yerde 15 günlüğüne iş bulmuştum. Şu dolaşıp diş macunu satılan, insanların suratına kapı kapatılan bir işti. AMa ücreti güzeldi ve ödemeler günlük yapılıyordu, o yüzden benim aklıma yatmıştı. Ama annem ve abim iş bulduğumu duyunca çıldırdılar ama gerçekten kelimenin birinci anlamı ile çıldırdılar. yok kapı kapı mı dolaşacakmışım, her türden insanlar olacakmış, aptal mıymışım ben... Kendilerince haklılar ama üslupları o kadar yanlıştı ki. O gece takımdan mesaj almasaydım ertesi sabah evden kaçıp gizlice gidecektim işe.

Çok bunalıyorum ve şu an ne yazdığım hakkında da bir fkrim yok. Parça parça tüm ayımdan bahsettim. TEK BİR ŞEY HARİÇ................ Konuştuğum Estonyalı çocuk. Söz veriyorum onu bir sonraki yayınımda anlatacağım.

İşte bu da böyle bi yazıydı....


Tasarım: Şevval & Moka