Selamlaar! Hepinize mutlu yıllar dilerim!! Birazdan yeni yıl için yazı yayınlayacağım için çok uzatmıyorum.
Bu kitabı bitireli neredeyse iki hafta oldu ama ben sınavlar, ödevler derken yeni fırsat buldum. Kitap Markus Zusak'a ait. Onu Kitap Hırsızı'ndan hatırlarsınız belki. O yayın için Tık tık
"19 yaşındayım, taksi şoförüyüm. Sadece bu işe yarıyorum, bir de arkadaşlarımla kâğıt oynamaya. Başka hiçbir uğraşım, isteğim, hedefim yok. Bir ev arkadaşım var, adı Kapıcı. Kendisi aynı zamanda köpeğim olur ve karşılıklı kahve içmekten büyük keyif alırız. Kısacası sıradanlığın mihenk taşıyım ve bundan şikâyetçi değilim. Ama bir gün posta kutumda bulduğum iskambil kartının, çerçevedeki bu resmi değiştireceğini nereden bilebilirdim ki? "Hiç" oluşum, kimliği belirsiz birini rahatsız etmişe benziyor ve belli ki benimle oyun oynamak istiyor. Neden sorusunun cevabı aslında çok basit: umursamak için.
Peki o halde, oyuna hazırım!"
Dilde sadeliği kullanma yeteneğini başarılı bir şekilde ortaya koyan Markus Zusak, Hiç Kimse Sıradan Değildir adlı eğlenceli olduğu kadar düşündüren romanıyla, herkesin yapabileceklerinin ötesine geçebileceğini en sıradan insanlar üzerinden göstererek zekâsını gözler önüne seriyor.
"Zusak dilde abartıdan uzak duran, sadeliği kullanarak hayal dünyanıza girmeyi ustalıkla başaran bir yazar. Hiç Kimse Sıradan Değildir de bu yeteneğini ortaya koyan iyi bir örnek."
Time Magazine
"Yalın ve akıcı bir dille anlatılan, güzel olduğu kadar etkileyici bir roman."
Kirkus Reviews
"Olağanüstü bir kitap. Mutlaka okunmalı."
School Library Journal
Peki o halde, oyuna hazırım!"
Dilde sadeliği kullanma yeteneğini başarılı bir şekilde ortaya koyan Markus Zusak, Hiç Kimse Sıradan Değildir adlı eğlenceli olduğu kadar düşündüren romanıyla, herkesin yapabileceklerinin ötesine geçebileceğini en sıradan insanlar üzerinden göstererek zekâsını gözler önüne seriyor.
"Zusak dilde abartıdan uzak duran, sadeliği kullanarak hayal dünyanıza girmeyi ustalıkla başaran bir yazar. Hiç Kimse Sıradan Değildir de bu yeteneğini ortaya koyan iyi bir örnek."
Time Magazine
"Yalın ve akıcı bir dille anlatılan, güzel olduğu kadar etkileyici bir roman."
Kirkus Reviews
"Olağanüstü bir kitap. Mutlaka okunmalı."
School Library Journal
....
O kadar tatlış bi kitaptı ki 1 günde bitirdim! Markus Zusak'ın dilini ne kadar etkileyici bulduğumu söylemiştim. Gerçekten masal tadında yazıyor ama bu kitabı Kitap Hırsızına göre daha normal(?) yazılmıştı.
Kitap Ed adında bir taksi şoförünü ve hayatını değiştirdiği insanları ele alıyor. Spoiler vermek istemiyorum. Henüz okumayanlar olabilir. Ed bir sabah uyandığında posta kutusunda 3 adres yazan bir iskambil kağıdı bulur. O üç adresi ziyaret etmesiyle herşey başlar.
Kitabın ana fikri, vemek istediği mesaj çok hoş. Kimse sıradan değildir. Doğru. Taksi şoförü olsanız da ev hanımı da olsanız azıcık bir gayretle hiç tanımadığınız insanların hayatlarını değiştirebilirsiniz.
İskambil kağıdı almadan da bunu yapabilirsiniz. Gözlemlemeniz ve insanları anlamanız yeterlidir.
Unutmayın! Hayat sürpizlerle doludur
Kitaptan Notlar
"Neden ben?" diye sordum Tanrı'ya. Bir şey söylemedi.
Güldüm ve yıldızları izledim. Yaşamak güzeldi...
Aptalların pek çok arkadaşı olduğunu fark etmiş miydiniz?Bu sadece bir gözlem.
Aferin, Ed.
Çok güzel vazgeçtin
“İster inan, ister inanma ama senden bu kadar nefret etmek çok fazla sevgi gerektiriyor.”
KİTAPLI YILLAR!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder