5 Haziran 2015 Cuma

Londra'daki Ürkünç Berber Sweeny Todd Efsanesi!!

Bi önceki yayınımda Sweeny Todd'un filminden bahsetmiştim ve bunun gerçek bir hikayeden esinlendiğini söylemiştim. Gelin bakalım kimmiş ve neymiş bu Sweeny Todd? Bu arada arkadaşlar metni kendim bi yerden alarak yazdım. Aldığım site çok çok fazla yazım yanlışı yapmış. Kendim düzenledim. Ve 2,5 saatimi aldı. Alacağınız zaman emeğim adına kaynak belirtirseniz çok sevinirim. Teşekkürler ^-^

1700 sonlarında yaşamış İngiliz seri katil. 
Uzun yıllar boyuncaı Londrali bir berberin müşterilerinin boğazını kesip, cesetleri de hazırladığı bir düzenekle, dükkanının altındaki mahzene attığı, şarkılarda, tekerlemelerde, öykülerde yer almış. efsanenin arkasında bir gercek bulunabileceğini düşünen araştırmacılar yanılmamışlar, katilin öyküsünü net bir şekilde ortaya çıkarmışlar:
hikayesini, crimelibrary den derleyip anlatmadan önce Todd'un berber dükkanının bulunduğu fleet sokağının, su an birçok köklu İngiliz gazetesinin merkezlerinin bulunduğu ünlü Fleet Street olduğunu da belirtelim. 

Sweeney Todd 1748 de, tekstil isçisi bir ailede, 18.yy Londra'sının sefilliği içinde doğmuş. çağdaşı pek çok Londra'lı işçi gibi sefilliklerini alkole boğmak isteyen anne ve babası, Sweeney 12 yaşlarındayken ortadan kaybolmuşlar. tahmin, sarhoş olup bir yerlerde donarak öldükleri ki, bu o zamanlar için sık rastlanan bir ölüm şekliymiş.

Yalnız kalan Todd, bıçak ve ustura imali de yapan bir tüccarın yanına çırak verilir, iki sene içinde de ne olduğu bilinmeyen bir suçtan kendini Newgate hapishanesinde bulur. O zamanın adalet anlayışına uygun olarak her yaştan suçlunun bir arada kendi hallerine bırakıldığı, parasız mahkumların açlıktan öldüğü kaotik hapishanede 14 yaşındaki Todd, hapishane berberine kendini çırak kabul ettirerek hem hayatını kurtarır hem de berberlik öğrenir.

Hapishanede 5 sene geçirdikten sonra salınan Todd, Londra da seyyar berberlik yapmaya baslar. Todd'un ilk cinayetinin, zamanın gazetelerinde faili meçhul bir cinayet olarak geçen olay olduğu

sanılıyor: gazetelerde berber koltuğuna oturan sarhoş bir denizcinin, az önce gördüğü bir kadın hakkında konuşması üzerine kendi sevgilisinden bahsedildiğini anlayan berberin sinirlenip denizcinin boğazını kestiği yazılı.

Bu cinayetten birkaç sene sonra Todd, Fleet Street 186 numarada, üst katında oturduğu iki katli bir binada kendi berber dükkanını açacak kadar para biriktirir. Dükkanın mahzeni, zamanın Londra'sının altını dolaşan, kanalizasyon olarak kullanılan bir çok geçitten, mağaralardan, oyuklardan oluşan sisteme açılmaktadır. Todd, dükkanın tabanından mahzene bir delik açar, buraya da özel bir kapak yapar. Bunun üstüne sabitlenmiş berber koltuğuna oturan kişi, kapağın dönmesiyle kendini mahzende bulur, kapağın alt yüzündeki diğer berber koltuğu da kullanılmak üzere yerini alır. Bu durumda Todd'un, mahzene koşarak, eğer ölmediyse müşterisini öldürdüğü, cesedini de etrafı ağ gibi saran mağaralara sürükleyip sakladığı tahmin ediliyor.

Todd ile tartıştığı görülen birinin ölü bulunması, dükkanı yakınlarında birinin berber kıyafetli biri tarafından öldürüldüğünün görülmesi, dükkanına girip bir daha haber alınamayan bir kaç kişi hakkında dedikodular nedense mahkemeye çıkarılmasına nedense yeterli olmamış...

Bu arada, Sweeney Todd'un sevgilisi ve suç ortağı Sarah Lovett ortaya çıkıyor: Todd ile ne zaman nasıl tanıştıkları bilinmeyen dul bayan Lovett, iki katlı dükkanında Londra'nın en lezzetli etli

börekleri olduğu iddia edilen börekleri yapıp satan lüks düşkünü bir kadın. Bayan Lovett in mutfağının, Todd'un berberinin de açıldığı kanalizasyon ve mağaralar ağına gizli bir kapısı olması, Todd'un kurbanlarının etlerinin burada böreklerde kullanılmak üzere hazırlandığı inancına yol açmış.

Fleet sokağında bulunan ST Dunstan kilisesi rahipleri, kilisenin, tahmin edileceği gibi yine ayni kanalizasyon ve geçitler ağına açılan mahzeninden gelen rahatsız edici kokunun kaynağını bulmak için geçitlerde araştırma yaparlar. Kaynağını bulamasalar da kokunun ceset kokusu olduğu ve karanlık dehlizlerde bir yerlerden geldiği konusunda ikna olurlar. Londra!da zamanın polis teşkilatı olarak nitelendirilebilecek kurumun başkanlarından Sir Richard, St Dunstan kilisesini saran gizemli koku ile Sweeney Todd'un berber dükkanını saran kötü söylentileri birleştirmeyi akıl eder, Todd'un dükkanı artık gözlem altındadır. bazı müşterilerin dükkanı terketmediği anlaşılınca Sir Richard, harekete geçmeden önce dehlizleri iyice araştırmak için en iyi adamlarıyla beraber kilise mahzeninden yeraltına iner...


Pusula, baston ve yağ kandilleriyle donanmış grubun yeraltında dehlizlerde buldukları, gazetelere de ayrıntılı olarak yansımış: üst üste yığılmış sayısız ceset, bazılarının üzerinde kemiklerden sıyrılamamış etler, başka bir kösede de ayni çesitli çürüme aşamalarında insan kafaları.

Cinayetlerin failinin kim olduğundan emin, ama yeterli delil toplamak için biraz daha zamana ihtiyacı olan Sir Richard, adamlarını berberin evinde detaylı bir arama için gönderir, bu arada Todd'un dükkanda olduğundan emin olmak için, iki polis de müşteri olarak dükkandadır. o koltukta neler hissettiklerini bilemeyiz ama, iki gün içinde evde bulunan, bilinen kurbanlardan birinin ismini taşıyan giysi ve mücevherler, Todd aleyhine dava açılması için yeterli olmuş.

Todd dükkanına gelen polislere karşı koymadan teslim olurken sevgilisi Bayan Lovett, kendilerine insan eti yedirildiğini anlayan müşterilerince linç edilme tehlikesi geçirmiş. Bayan Lovett, idamın kaçınılmaz olduğunu görünce herieyi itiraf edip, giysisine sakladığı zehirle intiharı seçmis.


1801 yılıının Kasım ayındaki mahkemede suçlama, bugün bile kabul edilebilir şekilde, bazı kemiklerin sahiplerinin doktorlarca teşhisi, Todd un evinde bulunan giysilerin, eşyaların, mücevherlerin sahiplerinin kayıp olmaları, kayıp kişilerin en az 10'unun kaybolmadan önce Todd'un berber dükkanına gitme niyetlerinin olduğunun şahitlerce ifade edilmesi gibi sağlam kanıtlara dayandırılmış. Savcıya göre evde bulunan giysiler 160 ayrı insana ait ve dehlizlerdeki cesetlerin sayısı, üzerlerinde kalan az miktarda ete rağmen ortalığı kokuya boğacak kadar çokmuş.

Todd'un hiç bir zayıflık göstermeden, her kaybolan insandan sorumlu tutulamayacağı, evde bulunan giysi ve eşyaların cinayet kanıtı sayılamayacağı, kilisedeki kokudan sorumlu tutuluyorsa mahkemedeki kokudan da sorumlu mu olacağı gibi ifadelerle, olaylarla hiç ilgisinin olmadığı yönünde umutsuzca yaptığı savunma elbette bir işe yaramamış ve alınan karar idam olmuş.

Sweeney Todd, çocukken bir kez girdiği Newgate hapishanesinde, 40 yıl sonra, 2 ocak 1802 de idam edilmiş.


Woooow ne düşünüyorsunuz? Bence doğru olabilir. Şahsen ben inandım.. Ve eğer araştırırsanız yabancı kaynaklardan da doğruluğu hakkında bilgi bulabilirsiniz!! Benim çok hoşuma gider bu tür efsane şeysileri *-* Artık bloguma buldukça eklerim!! Bu arada iyi ki kızlar olarak berbere gitmemize gerek yok yoksa halimiz duman olurdu.... dgfkjfh. Bi sonraki yayında görüşmek üzereeee!!!

4 yorum:

  1. Sanırım en son Albert Fish'in mektubunu okuyunca böyle ürpermiştim

    YanıtlaSil
  2. Mimlendin :) http://kitaptanblog.blogspot.com.tr/2015/06/o-mu-bu-mu-tag.html

    YanıtlaSil

Tasarım: Şevval & Moka